Hastanelerimize Dokunmayın,
Kapatmayın!
Bilkent Şehir
Hastanesi’nin Aralık ayında açılacağı söyleniyor. Bu
hastane gerekçe gösterilerek Ankara’nın en eski ve çok
değerli hastaneleri kapatılmak isteniyor. Bu hastaneleri
bir daha sayalım:
Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Türkiye Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Zekai Tahir Burak Eğitim ve Araştırma Hastanesi (Cebeci
Doğumevi)
Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Ankara (Altındağ) Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim
ve Araştırma Hastanesi
Dışkapı Çocuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Bu hastanelerin her birinin önemini anlatmaya satırlar
yetmez. Ankaralılar bu hastanelerde doğdu, acillerinde
şifa buldu, ameliyat oldu, acı tatlı anılar biriktirdi.
Bu hastaneler Ankara’nın kimliği, tarihi. Her biri
eğitim ve araştırma hastanesi. Buralardan yetişen
hekimler ülkenin dört bir yanında şifa dağıttı, hoca
oldu, hekim yetiştirdi, profesör oldu, rektör oldu.
Şu anda bahçesinde bulunduğumuz Numune Hastanesi, 137
yıllık geçmişi var. Osmanlı dönemindeki adıyla Gureba
Hastanesi, yani gariplerin hastanesi, Cumhuriyet’in
verdiği isimle Numune, sembol hastane. Yüksek İhtisas,
adı üstünde belli uzmanlık alanlarında ülkenin dört bir
yanından hastaların üst düzey tedavi gördüğü merkez.
Zekai Tahir Burak Hastanesi (Cebeci doğumevi), tüm
Türkiye’de kadın sağlığının en önemlilerinden. Atatürk
Eğitim ve Araştırma Hastanesi, genç bir hastane, kısa
geçmişine rağmen ülkemiz tıbbında önemli yer edindi.
Ankara Fizik Tedavi Hastanesi, rehabilitasyon alanında
en önde gelenlerden, ülkenin dört bir yanından
hastaların yürüyebilmek, konuşabilmek, tutunabilmek için
geldikleri hastane, umut kapısı. Dışkapı Çocuk
Hastanesi, çocuk sağlığında çok değerli bir hastane,
tarihi boyunca en zor hastalıklara yakalanmış
milyonlarca çocuğa şifa dağıttı.
Bu hastaneler Ankaralılar’ın, hatta tüm Türkiye’nin şifa
merkezleri. Kolay ulaşıyoruz, hekimlerimiz,
hemşirelerimiz, sağlıkçılarımız orada. Özellikle yoksul
halk kesimleri sağlık hizmetlerini buralardan alıyorlar.
Sağlığımızın garantisi hastaneler bunlar.
Bilkent Şehir Hastanesi çok tartışıldı, itirazlarımızı,
nasıl yeni hastaneler istediğimizi anlattık. Bu
hastanenin maliyeti çok yüksek ve şeffaflıkla
açıklanmıyor. Değişik kaynaklardan anladığımıza göre
günlük kirası yaklaşık 1,5 milyon lirayı buluyor. Bir o
kadar da hizmet alımı için bedeller ödenecek.
Torunlarımızı bile borçlandırıyoruz. Uzak, yolları
yetersiz. Bu hastaneye yol yapılacağı gerekçesiye
Ankara’nın akciğerlerine, ODTÜ ormanlarına zarar
verildi, verilecek. Hastane çok büyük, bilimsel
gerçekler gösteriyor, Dünyanın en büyük hastanesi diye
sunulan bu hastane içinde hizmet almak çok zor olacak.
Şimdi de yıllardır sağlık hizmeti aldığımız
hastanelerimiz kapatılmak isteniyor.
Kabul etmedik, binlerce Ankaralı mevcut hastanelerimizin
korunması, geliştirilmesi, kapatılmaması için imzalar
verdi. Mahalle toplantıları yaptı, çarşıda, pazarda,
salonlarda etkinlikler düzenledi. Topladığımız imzaları
başkanlarımızdan oluşan bir heyet Sağlık Bakanlığı’na
teslim edecek.
Sesimize kulak verin.
Hastanelerimize dokunmayın, onlar bizim yaşam
sigortamız, sağlık çalışanlarının emek verdikleri
mekanları. Bizleri ve sağlık emekçilerini
hastanelerimizden koparmayın.
Hastanelerimizi Kapatmayın Ankara Platformu
BASIN AÇIKLAMASININ
İNTERNETTEKİ YANSIMALARI
https://www.ato.org.tr/news/show/461
|